Türk Sanayici ve İşinsanları Derneği (TÜSİAD) olağan Genel Kurul toplantısını düzenledi. Açılış konuşmasını yapan TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan mevcut ekonomik durumun vazgeçilmez sorunlarını, “Yüksek enflasyon, TL’nin değerindeki istikrarsızlık, cari açık, düşük katma değerli üretim, orta gelir tuzağı, nitelikli eleman sorunu” olarak sıraladı.
Bu sorunların olduğu gibi devam ettiğini dile getiren Özilhan, sorunları kesin ve kalıcı olarak çözmek yerine sadece palyatif çözümlerin vakit kaybına yol açtığını ve yapısal sorunların ertelendiğini belirtti.
Üretim artışı sağlanmadan makro ekonomik sorunlarda kalıcı iyileşmenin mümkün olmadığının altını çizen Özilhan, refahın adil dağıtılmasına dikkat çekti.
Yüksek enflasyon ve refah üretmeyen büyümenin geçim sıkıntısı getirdiğinin altını çizen Özilhan, yıllardır aynı sorunları yaşayan ülkenin 2024 yılında hâlâ gelir adaletsizliğiyle mücadele ettiğini dile getirdi.
“Rasyonel politikalara bağlı kalınmalı”
Özilhan’ın ardından söz alan TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, çok zorlu bir ekonomik dönemden geçtiklerini ve ekonomideki ateşi sürdürmek için rasyonel politikalara bağlı kalınması gerektiğini söyledi.
Turan, enflasyonunun sabit gelirlilere etkisinin hafifletilmesinin önemli olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
– Üretim yapısını dönüştürmeden, verimlilik artışı sağlamadan, sanayi ve tarımda yüksek katmadeğerli üretimi artırmadan, beyin göçünü önlemeden, nitelikli eğitim sorununu çözmeden enflasyonda kalıcı iyileşme elde edemeyiz. Geçim sıkıntısını çözemeyiz. Cari açık sorununu tarihe havale edemeyiz. İstihdam yaratamayız. Orta gelir tuzağından kurtulup yüksek gelirli ülkeler arasına katılamayız.
– Ekonomimizin rekabetçiliğini artırmak için kayıtdışılıkla mücadeleyi güçlendirmeliyiz.
– Her düzeydeki mahkeme kararının parçası olduğumuz uluslararsı normlara ve sözleşmelere uygun olması gerekiyor. Yargının hakemliği konusundaki tereddütleri ortadan kaldırabiliriz.
– Milli iradenin tecelli etmesi, milletin oyu ile seçilmiş vekillerin ve yerel yönetimlerin görevlerini yapmalarını gerektiriyor.”