8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Türkiye’de bu yıl da coşkuyla kutlanamıyor. Çünkü kadınların en önemli hakkı ‘yaşam hakkı’ yok sayılmaya devam ediliyor.
Atatürk Cumhuriyeti’nin seçme ve seçilme hakkını kadınlara tanımasıyla dünyaya örnek olan Türkiye, kadın cinayetleri ve şiddet konusunda günden güne kötü sinyaller veriyor.
TÜİK’in geçtiğimiz günlerde sonuçlarını paylaştığı Yaşam Memnuniyeti araştırmasına göre Türkiye’de 4 kadından 1’i gece yürürken güvende hissetmiyor.
Georgetown Üniversitesi ve Uluslararası Barış Enstitüsü tarafından hazırlanan Women, Peace and Security (Kadınlar, Barış ve Güvenlik) endeksine göre de Türkiye 177 ülke arasında 99. Sırada bulunuyor.
Kadın cinayetlerine ilişkin düzenli rapor tutan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunu’nun verilerine göre 2023 yılında Türkiye’de 315 kadın öldürüldü. 248 kadının ölümü de şüpheli bulundu. Platformun bu yılın Ocak raporunda da bu sayılar 31 ölüm ve 21 şüpheli olarak kayıtlara geçti. Şubat ayında ise sayılar 36-17 oldu.
Türkiye genelinde sesini duyurmak isteyen kadınların eylem yapma ihtimaline karşı ise İstanbul Taksim Meydanı başta olmak üzere güvenlik önlemleri alındı.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ
Türkiye 20 Mart 2021’de Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla “İstanbul Sözleşmesi” olarak bilinen “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi”nden çekilmişti. İstanbul Sözleşmesi ile kısaca kadınların her türlü şiddet ve ayrımcılıktan korunması, kadınlarla erkekler arasında eşitliğin yaygınlaştırılması ve bu amaçlar için kapsamlı bir çerçeve, politika ve tedbirler tasarlanması ve bu konularda uluslararası işbirliğinin yaygınlaştırılması hedefleniyordu.
CİNSİYETE DAYALI ÜCRET EŞİSİZLİĞİ
Dünyada kadınlar ve erkekler arasındaki ücret farkı, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin belirgin bir yansıması değerlendirilirken OECD’nin verilerine göre, bu eşitsizlik oranının %14’e kadar ulaştığı görülüyor.
